İnsanoğlu sevdiği şeyleri hep yapmak ister. Bu sevginin devam etmesi için ona odaklanması gerekir. Bu odaklanma devam ettiği sürece haz alır ve sevgi devam eder. İşte burada ibadete odaklanıyoruz. Buraya geliş amacımız ibadetten başka bir şey değil. İbadetlerimizi aşkla ve şevkle yapıyoruz. Bu iştiyak bize huzur veriyor.
Yaptığınız her ibadeti bilinçli yapıyor, sırrına ermeye çalışıyoruz. Dua ederken bile Allah ile konuştuğumuzu tüm bedeniniz hissediyor. Dudaklarımız titriyor, tüm vücudumuzu bir elektrik kaplıyor. İşte Rabbim huzurundayım diyoruz. Buyur Allah’ım (Lebbeyk) dediğimde bir başka âleme gidiyorum sanki.
Makamı İbrahim’de tekbir alıp namaza durduğumda miracı yaşıyorum. İki rekât namaz ömre bedel oluyor. Binlerce insanın uğultusunu duymuyor, sadece Rabbimi duymaya çalışıyorum.
Burada ibadet yaparken bedeniniz yoruluyor. Ama bu yorgunluğu Kâbe sınırlarına girdiğinizde unutuyoruz. Burası ibadet yeri, burada yorgunluk yok. Burada yapılan ibadetten huzur buluyoruz. Bu güzel mekâna bizi getiren Allah’a hamd edip tavaf üstüne tavaf ediyoruz.
Allah’ım ibadet bilincimi ve azmimi benden eksiltme. Amin.
7 Ocak 2007 / Mekke