“Komşusu aç iken tok duran bizden değildir.”
Bu hadis halk arasında “komşusu aç iken tok yatan bizden değildir” şeklinde yaygındır ve hemen hemen her insan bilir ama gereğini maalesef çok az insan yapar. Toplumun temel anayasası olan bu söz yeterince idrak edilememiştir. İnanç gözetmeksizin her komşunun maddi manevi açlığı bizim komşumuza karşı sorumluluğumuzdur.
Her geçen gün bireyler arası sosyoekonomik uçurum artmakta, toplumun dengesi bozulmaktadır. Gelir dağılımındaki adaletsizlik, bireyin kendi varlığından fakirin lehine fedakârlık göstermemesi bu uçurumu daha da artırmaktadır. Çözüm; ihtiyaç sahibi komşunun kapısını çalmak ile başlar.
Bugün aç olan sadece kapı komşumuz değildir. İşte Afrika’nın durumu ortadadır. Bizlerin bir öğünde yediğini onlar bir gün bir yana bir haftada bile yiyememektedir. Bizlerin bir aylık gıdası ile onların bir yıl doyma imkânı vardır. O halde yakın komşuya yaptığımız iyilikten biraz da uzak komşuya yapmamız gerekmez mi?
Bizler paylaştıkça olgunlaşır, Müslümanlarla bütünleşir ve bu dairenin içerisinde kalırız.